UbuntuGenel olarak Ubuntu'yu sizlere dünyanın en popüler linux dağıtımı olarak lanse edebilirim. Bu, onun neden bugünkü yazımda yer aldığını bir nebze olsun anlatır ve sizlerde kendinize "ya madem o kadar dağıtım var abi neden ubuntu?" sorusunu sormaktan kurtulmuş olursunuz.
Teknik verilerle sizlere ubuntu'yu anlatıcak değilim. Zaten bu bölümü resmi bir blog şeklinde kullanmayı düşünerek istemedim. Çok boş kaldı henüz bir konum var daha farkındayım ama gerek sınavların yorgunluğu gerekse üniversiteden gelen arkadaşlar vesilesiyle verilen geleneksel batak partileri ve mac os sürümümü güncelleyip programları tekrardan oturtmam nedeniyle sizlere yazmaktan uzak kaldım.
Farkındayım "sanki çokta tın" diyorsunuzdur şimdi. Aranızda "ne diyor abi bu adam bali mi çekmiş ne yapmış" tarzı konuşanlar bile olabilir. Hazırlıklıyım merak etmeyin
Şimdi günün dağıtımı olan Ubuntu'yu program program anlatarak incelemeye başlıyalım.
1) Web Tarayıcı
Oopps! Mozilla Firefox. Şimdi üzerine yazı yazsam eşşeklik etmiş olurum gibime geldi. Yinede Firefox'un açık kaynak kodlu, özelleştirilebilir ve fanatikleri tarafından çokca şişirilen bir tarayıcı olduğunu söylemeliyim sanırım.
2) Anında mesajlaşma
Burada öntanımlı olarak Pidgin geliyor. Pidgin basit yapısıyla ve birden fazla protokülü desteklemesiyle ele gelen kullanışlı bir anında mesajlaşma yazılımı. Ubuntu ile bütünleşik yapısı onu kullanmak için iyi bir neden. Ama sadece .msn protokülü için emesene messenger'ı sizlere önerebilirim. Alışılagelmiş messenger arayüzünü kendine has bir tatlılıkla birleştirmiş olan bu program şu an mac os x platformu altında olmasını istediğim sayılı programdan biri. Sadece webcam desteği eksik saydığım programlarda. Geri kalan tarafı messenger'dan yeğdir kanaatimce. Webcam desteğini aMsn sağlıyormuş diye duydum ama denemedim. Alp belki bu konuda bizi aydınlatabilir
3) Müzik
Bilgisayarı kullanma sebeplerimizden biride müzik dinlemek tabi. Ubuntu altında bunu Ryhtmbox ile yapıyoruz. iTunes'u andıran bir yapısı var. Zaten Ubuntu'nun kullandığı masaüstü ortamı olan GNOME genel olarak Mac os x arayüzünden esinlenilmiş şekilde. Kolayca şarkılarımızı düzenleyen ve kaliteli bir çıkışla bize dinleten Ryhtmbox için ben bir alternatif düşünmedim bugüne kadar. KDE ortamında ki rakibi Amarok'tan da kat kat iyi olduğunu söyleyebilirim. Ömrümde bugüne kadar Amarok kadar hantal bir müzik oynatıcı görmedim. Yani winamp var mı gibi bir derdiniz olmuyacak Ubuntu altında. Herşey son derece yerli yerinde.
4) Ortam Oynatıcı
Gelelim filmlerimize. Ubuntu'nun üzerinde gelen ortam oynatıcıların kafasına sıkıyoruz direk. Ve platformdan bağımsız ortam oynatıcımız VLC Player ile olayı kökten hallediyoruz. Platformdan bağımsız demek Windows Linux ve Mac altında çalışabiliyor demek. Yani bu programı şu an kullandığınız Windows üzerinde de kullanabilirsiniz.
Buraya küçük bir dipnot eklemek durumunda hissettim kendimi. Ubuntu dünya çapında bir dağıtım olduğu için ve bazı ülkelerde çözücülerle ilgili (codec) yasal sorunlar olduğu için bu çözücülerde kısıntıya gitmiş kurulumda. O yüzden direk çalmanız mümkün değil. Ama nerde arıyacamda bulucam tarzı bir artislikte bulunmayın. Ubuntu bu tip bir ortam açmaya çalıştığınızda size durumu bildiriyor ve "çözücüleri yüklüyeyim mi?" sorusuna soruyor. Evet derseniz otomatik kuruyor ve bu sorun ortadan kalkıyor
Herşey bu kadar basit.
5) Dosya yazdırma
Windows ile media player kullanarak dosyalarınızı yazdırabilirsiniz. Gerçi bundan bir çoğunuz bir habersinizdir şimdi
Neyse konumuz Ubuntu ve biz üzerinde gelen Gnomebaker adlı cd yazdırma programı işimize yarıyor mu ona bakalım. Aslına bakarsanız bu program basit işlemler için oldukça yeterli. Ama ben kullanmanız için k3b öneriyorum -sloganı: yak bebeğim yak!- benden sadece sloganı için 10 puan almış bir program kendileri. Normalde kde masaüstü için öntanımlı olsada ubuntu altında da rahatlıkla kullanabildiğimiz bu program ile yazdırma işlemlerinizi cd/dvd'lerinizi kolaylıkla yapabilirsiniz. Gördüğümüz gibi bu noktada Ubuntu sizi afallatmıyor.
6) P2P & Dosya paylaşım indirme
Son yıllarda moda olan ve ülkemizde de yavaş yavaş oturmaya başlıyan torrentler için Ubuntu hali hazırda programlar geliyor. Lanet olsun bi gelmesin be kardeşim dedirtiyor insanı vallahi bu ubuntu
Transmission torrent indirmek için sizlere gerekli kolaylıkları sağlıyor. Fazla detaya girmeye gerek yok bu konuda. Torrentte mühim olan seeder.
Geri kalan tefarruat ve ince ayarlar.
7) Grafik programları
Resimleri görüntülemek ve düzenlemek için Ubuntu altında son derece iyi programlar mevcut. F Spot Photo Manager adlı yazılım Windows altında nerde dediğim cinsten bir resim izleme programıydı. iPhoto'dan esinlenilerek yapılması onu kullanım kolaylığı konusunda ve sade hoşa giden tasarım konusunda öne çıkartıyor. diğer bir güzel programda Digikam. Yeni versiyonu ile benim yine Apple Aperture benzettiğim Digikam'da fotoğrafları organize etmek ve düzenlemek için kullanabilecek bir program. Bunlar Windows altında aranılmayan şeyler. Ama grafiksel olarak hoş bir ortama girdiğinizde Ubuntu gibi insan böyle detayları istiyor. Onlarda bunları düşünmüşler ve sizi bütünden ayırmayan programlarla günlük işlerinizi kolaylamaya yönelik. Birde gimp var. Sıkca karşılaştırılıyor Photoshop ile. Şahsen kullanmadım hatta ne şimdi bu dedim. Ben anlamadım ama açık kaynak taraftarı olanlar Photoshop'un anasını ağlatıyor diyor. Ne kadar doğru bilemem. Ama deneyin siz. Zaten üzerinde geliyor demi
Oyun
Birkaç zımbırtı var işte ama fasa fiso hepsi
Emülatörler aracılığıyla gta counter gibi şeyleri oynuyanlar var diye daha önce söylemiştim size. Alp bir ara uğraşıyordu bildiğim kadarıyla. Ben oyun ortamlarına uzak olduğum için hiç ilgilenmedim.
Bu kadar gürültüden sonra son yorum. Gördüğünüz gibi Ubuntu gündelik işler için son derece yeterli bir sistem. Ama oyun daha önemlisi Fifa olmuyan bir sistem. O zaman geçer not alamaz ve iş yatar. Ama yinede bu hali bir köşeye kurulmayı fazlasıyla hak ediyor izlenimini veriyordur.
Zamanla yazımı fotolarla da desteklerim. Şimdi anca yazabildim ve üşendi resim koymaya.
Fırsat buldukca yazmaya devam edicem. Sizde maksat muhabbet olsun diye okuyun. Belki aa bu ne harbi ya diyen çıkar diye ümitleniyorum bende.