Mayıs 08, 2024, 04:59:46 öö

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - BerkLy

Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 ... 12
46
Alıntı Konular / Bilgisayar Programcılığı ve Programlama Dilleri
« : Aralık 30, 2008, 17:47:12 ös »
Bilgisayar Programcılığı ve Programlama Dilleri


Bilgisayar Programcılığı

Nedir bu bilgisayar programcılığı ? Zor mu? Deli işi mi?
Evet birçok kişi bilgisayar programcılarının ne ile uğraştığını bilir fakat nasıl uğraşıp neler yaptığını pek bilmez... Bu konulara sayfamda biraz özet olsa da değineceğim. Önce bilgisayar dünyasında sıkça kullanılan bir kelimeden bahsedeyim yazılım...
Yazılım(software) kelimesi bilgisayar programlama dilleriyle oluşturulan dökümanları, dosyaları ifade eder. Yani bilgisayarınızda işletilmek, çalıştırılmak üzere tasarımlanmış dosyalar yazılım kapsanına girer.
Bu dosyalar nasıl yapılır ?
Yazılım programlama dilleri ile tasarlanır ve yazılır,programlama dili de nedir? derseniz.Programlama dilleri, bilgisayarınızın donanımını(ekran kartı, ses kartı, modem, mouse, klavye...) sizin en rahat biçimde kullanabileceğiniz düzeye getirmeye çalışır. Yani bilgisayarın o soğuk 1010110 gibi rakamlarını sizin zevkle kullandığınız programlara, işletim sistemlerine, oyunlara çevirir.
Örneğin kullanılmakta olan Windows işletim sistemi onbinlerce sayfa milyonlarca bilgisayar kodunun biraraya gelmesinden oluşur. İşte işin tüm zorluğu, o kodların arasında dolaşan, hata mesajlarını günlerce kodları gözden geçirerek arayan, sandalye tepesinde saatlerce aynı ekrana bakarak ilginç görüntüler sergileyen programcıların üzerindedir...
Bilgisayar programcıları işini zevkle yapan ve işini bir hobi edinmiş insanlardan oluşur, en azından öyle olmalı. Aksi halde yoğun konsantrasyon ve sabır isteyen bu işi yapmak aşırı zorlaşır. Neyse... Programlama dillerinden bahsediyorduk Programlama dilleri kendi aralarında sınıflara ayrılmışlardır. İnsanın en zor öğrenebileceği, anlayabileceği yani 1100101 gibi makina kodlarına yakın diller en düşük seviyeli(low level) programlama dilleri, insanın en kolay anlayıp kullanabileceği ve insan diline yakın özellikler gösteren diller ise en yüksek seviyeli(high level) programlama dilleridir. Şimdi bu sınıflandırmaya örnekler verelim;

Çok yüksek seviyeli diller : VisualBasic, VB.NET, Acces , Foxpro ...
Yüksek seviyeli diller: Pascal ,Basic ,Fortran...
Orta seviyeli diller: C ,C++, C# , Java ,ADA...
Düşük seviyeli diller: Assembly...
Makina dilleri: Bilgisayarın çalışma dilleri 1 ve 0'lardan oluşur...
Bu dillerin kullanıldığı alanlara örnek verirsek;

Bilim ve Mühendislikte: Pascal ,C ,C++ ,Java ,Fortran...
Veritabanı Programcılığında: Dbase ,Acces ,Foxpro ,Sql...
Yapay Zeka Kullanımında: Prolog ,Lisp...
Sistem Programcılığında: C ,C++ ,Java ve sembolik makina dilleri...
Bir bilgisayar programı nasıl yazılır ?
Bir yazılım değişik dillerle oluşturulabilir fakat izlenen yöntemler genelde birbirine benzer.Örneğin Algoritma...
Algoritma, elimizdeki sorunun çözümüne gidebilmek için tasarlanan yollar,yöntemlerdir. Örneğin bir arkadaşınıza daha önce gitmediği bir yerdeki bir postaneyi tarif edeceksiniz. Bunun için anlatımda genelden özele giden bir yol izlersiniz. Önce gideceği semti sonra caddeyi sonra postanenin olduğu yönü tarif eder son olarak da kolay bulması için postanenin çevresindeki göze batan özelliklerden bahsedersiniz.İşte bu yaptıklarınız bir algoritmadır. Ve amacınız arkadaşınıza postaneyi bu algoritma yardımıyla tarif etmektir...
Bilgisayar programlama dilleri de programcılıkta bunu gibi yöntemler kullanarak çözüme gider. Algoritmanın uzunluğu kullanılan programlama dilinin seviyesi ve problemin karmaşıklığı ile doğru orantılıdır.
Yapılan algoritma ve tasarımdan sonra yazılım aşamasına gelinir ve bu aşamada yapılacak programın kullanım ömrü, programın kullanım düzeyi ve hangi amaçla kullanılacağı gibi soruların cevaplarına bakılarak programlama dili seçilir. Dil seçimi bazı kriterlere göre yapılmaktadır, örneğin kısa sürmesi ve görsel tasarım içermesi, veritabanı iletişimi yoğun kullanılması gereken bir program yapmamız gerekiyor olsun. Bu durumda Assembly dili ile yola çıktığımızda bahsedilen proje birkaç kişilik deneyimili bir programcı grubu ile birkaç yıl alır. C ile iki programcı aynı işi üç dört ayda VisualBasic veya Delphi ile bir programcı bahsedilen işi bir iki aya yakın bir sürede yapabilir.
Başka bir açıdan örnek verirsek örneğin bir ekran kartı programlamamız gerekiyor ve bu kartın driver'ını ( sürücüsünü ) biz yazacağız. Bu durumda bu işi VB veya Delphi ile yapmamız imkansızdır, kullanmamız gereken diller öncelikle Assembly ve C/C++ olmalıdır.
Evet, programlama dillerinin kendi alanları vardır ve her dil kendi branşında kullanıldığı sürece başarılı ve etkili kullanılmış olur. Buraya kadar anlattığımı özetlersem.
Bir bilgisayar programı yazmak için belli aşamalar vardır ve bu aşamalar geçildiğinde kodlamaya başlanabilir. Bunlar:

Analiz
Algoritma
Dil Seçimi
Kodlama
Analiz ile gerçekleştirilmek istenen proje tasarımlanır ve parametreleri araştırılır.Algoritma ile adımlar tayin edilir. Dil seçimi ile en uygun programlama dili seçilir. Ve kodlamaya başlanır...
Kod yazıldıktan sonra da bazı aşamalardan geçer bunlar da genel olarak :

Test ve Debug
Pilot denemeler ve ilk versiyon denemeleri
Hazır halde çalışır programı sunma
Programlama Dilleri

Bu bölümde programlama dillerinin kullanıldıkları alanları ve özelliklerini inceleyeceğiz. Programlama dilleri uygulama alanlarına göre dörde ayrılır:

Bilimsel ve Mühendislik Alanında : Üniversitelerde ve bilimsel kuruluşlarda mühendislik veya matematik hesapları için kullanılan bu dillere örnek; Pascal, C, C++, Java dilleridir.
Veritabanı Kullanımında : Genellikle Personel kayıtları, fabrika stok veya depo denetimi gibi veritabanı gerektiren işlemlerde kullanılan diller;DBASE,SQL,FOXPRO,PARADOX gibi veritabanı dilleridir.
Sistem Programcılığında : İşletim sistemlerinin ve sistem programlarının yazılımında kullanılan dillere örnek, C ,C++ ,Java ve makina dilleridir.
Genel Amaçlı kullanım : Çeşitli konularda uygulama geliştirmek için kullanılan dillere örnek,C ,C++ ,Java ,VB ve Pascal'ı verebiliriz.
Son yıllarda programlama dillerinde nesneye yönelik tasarımlar yapılmış ve bu dillerin çoğunun nesneye yönelik programlama yapabilen uyarlamaları çıkmıştır. Nesneye yönelik programlama, programcının kendi sınıfını ve nesnesini oluşturup bunun üzerinde işlemler yapmasına olanak sağlayan ve programlama dillerinin geldiği son aşamalardan birisidir. Bu konu oldukça kapsamlı olup bunun geniş açıklamasını burada yapmayacağım.
OOP(Object Oriented Programming) yani Nesneye Yönelik Programlama'nın kullanılmasıyla ve Visual programcılığın da gelişmesi ile beraber ortaya oldukça güzel görünümlü ve kullanışlı programlar çıkmaya başladı. Bu bilgisayar programlarına olan ilgiyi arttırdı ve bu konulardaki araştırmaları hızlandırdı. Sonuçta şu anda, pekçok dilin artık nesneye yönelik olan ve visual özellikler içeren sürümleri kullanılmakta ve tercih edilmektedir. Örneğin: C++ ,Visual C++ ,C++ Builder ,Delphi ,Java...
İnternet'in de yaygınlaşmasıyla programlama dillerine yeni özellikler eklendi ve internet'te kullanılabilecek nitelikte görsel özellikli diller çıkarıldı. Örneğin HTML, kullanıcının dikkatini çeken renkli ve hareketli arabirimiyle her geçen gün yeni ekler ile gelişmektedir. JavaScript ve VBScript iki script dili olarak HTML'ye getirdiği ek özelliklerle çokça kullanılır oldu. Ve asp ile veri tabanını aktif kullanıma sunma, aktif sayfalar hazırlama olanağı elde edildi.
Görüldüğü gibi özellikle internet'in gelişmesi ile birlikte programlama dillerinin yapılacak işe veya kullanılacak platforma göre değişik özellikler gösteren uyarlamaları çıktı. Bu durumda web teknolojisini izleyen ve internet üzerinde yazılım geliştirmek isteyen bir programcının javascript ,vbscript ,java ,HTML gibi dilleri bilmesi ve bu konularda kendini geliştirmesi gerekir. Uygulama programlarına ,ticari programlara, veya işletim sistemlerinin kullanımına yönelik yazılım geliştirmek isteyen programcıların da C++ ,Java ,Delphi gibi son zamanların en popüler dilleri üzerinde çalışması, bunları öğrenmesi gerekir.
Internet programcılığı, esnek mimari, OOP gibi konularda söylenmesi gereken önemli bir nokta da Java'nın programlama dünyasına getirdiği önemli bir özelliktir. Java nın çıkması ile atılan önemli bir adım da platform'dan yani işletim sisteminden bağımsız olarak çalışan, her sistemde çalışabilen, programların yazılabilmesidir. İleriye yönelik bir bakış açısı ile bakıldığında cep bilgisayarlarının, kablosuz cihazların, cep telefonlarının sıklıkla kullanılacağı ve artık PC lerin döneminin kapanmaya başladığı düşünülürse birçok cihazda çalışabilecek programların yazılmasının önemi anlaşılabilir. Java son yıllarda programlama dünyasına gelmiş en iyi programlama aracıdır ve yeni çıkacak programlama dillleri de Java'nın birçok özelliğinden esinlenmektedir.
Şimdi programlama dillerine özet bir bakış yapalım;
C

Yapısal programlama dilleri arasındadır. Öğrenilmesi zaman almasına rağmen oldukça kullanışlı ve esnek yapısı ile adından yıllarca bahsettirmiş, bilgisayar programcılığının temel dillerinden biridir. C ile bilgisayarınıza bir sistem yazmaktan bir oyun yazmaya veya printer kontrolü yapmaya kadar her türlü işlem yapılabilir ve bu özelliği sayesinde kullanım alanı çok geniş bir dildir.
C++

Nesneye yönelik programlama yapabilen diller arasındadır. C'nin saydığımız tüm özelliklerine ek olarak güçlendirilmiş nesne yönetim özelliği ile şu anda bilgisayar dünyasının en çok kullanılan dillerinden biridir
C#

Nesneye dayalıdır(OOP). C++ ın ve Java'nın pozitif yönlerini bünyesinde birleştirmiş yeni bir dildir. Programcıya internet uygulamaları ve yerel uygulamalar yazmakta bazı kolaylıklar getirmiştir. İleriye dönük olarak microsoft'un java teknolojisine rakip olarak ortaya sürdüğü bir programlama dilidir ve microsoft'un bu konulardaki (internet uygulamaları) yelpazesini genişletmeye yönelik bir atılımdır. Microsoft teknolojileri kullanacak programcıların C#'ı öğrenmeleri zamanla gerekecektir ve öncelikle öğrenilmeye başlanması da avantaj getireceği açıktır.
Java

Nesneye yönelik dillerdendir. Son yıllarda geliştirilmiş bir dil olup modern ve yenlikçi altyapısı ve visual özellikleri ve sürekli gelişen kütüphane (library) desteği ile gün geçtikçe kullanımı artan bir dil olmuştur. Java dili hemen hemen her alanda kullanılabilen esnek ve güçlü bir dildir.
VB.NET

Nesneye dayalı bir dildir. VisualBasic(VB) teki biçok özellik bu dilde yeniden yapılandırılarak değişmiştir. Yapısına bakılırsa VB den ayrı yeni bir dil geliştirilmiş denilebilir. Eklenen bazı özellikler ile VB de yapılamayan birçok işlem artık yapılabilmektedir ve OOP nin özellikleri desteklenerek daha verimli kod yazmaya olanak sağlanmıştır. VB programcılarının VB.NET'e geçişleri kolay olmayacak olsa da VB yerine VB.NET kullanımı gün geçtikçe artacaktır. VB.NET internet uygulamalarından yerel uygulamalara kadar kullanım imkanı geniş bir dildir.
Delphi

Pascal tabanlı bir dil olup nesneye yönelik programlama yapabilme özelliği taşır. Öğreniminin çok zor olmayışı ve üniversitelerde pascal eğitiminin ağırlıklı verilmesi nedenleriyle çoğu bilgisayar programlama öğrencisinin tercih ettiği bir dildir.Visual programlama özelliği taşır.
Pascal

Pascal Yapısal bir dildir, C 'ye benzerlik gösterir. Öğrenilmesinin zor olmayışı ve bilgisyar eğitimi veren okullarda okutulan bir ders olması sebebiyle kullanım alanı genelde üniversiteler ve bilimsel hesaplamalar yapan kurumlardır.
VisualBasic

Basic tabanlı bir dil olup öğrenilmesi kolay, kullanım alanı geniş bir dildir. Özellikle görsel uygulamalarda projenin arabiriminin hızlı yazılmasını sağladığı için genelde kullanıcı arabirimi tasarımlarında kullanılır. Kapsamlı veya çok kullanıcılı uygulamalarda kullanılmaz. Kullanıcı sayısı az olan veya kısa sürede bitmesi gereken küçük ölçekl projelerde tercih edilen bir programlama aracıdır. Yoğun olarak kullanılmaktadır
Programlama dillerinin hepsini incelemeye imkan olmadığından çok kullanılan bir kısım dilden bahsettim. Her dilin kullanım amacı ve yönelimi farklı olabilir önemli olan hedeflediğiniz konularda size yardımcı olacak dili seçip onunla çalışmanızdır.

47
Edebiyat / Vuslat İmkansız
« : Aralık 28, 2008, 19:55:19 ös »
Vuslat İmkansız

Vuslat imkansız
Sevdiğime,
Kelebeğime
Açılmam imkansız.

Vuslat imkansız ,
Onun bana bakması,
Ellerimi tutması ,
İmkansız.

Vuslat imkansız
Kocaman bir boşluk
Bir kalp
Damarları oyuk ,
Yaşamak imkansız



                      Berk ÇIKLAİPLİKÇİ




Şimdi okudum da , saçma olmuş be ;D En az bir yıllık şiir zaten.İlk başladığım zamanlardan.

48
Alıntı Konular / Mezar Taşı
« : Aralık 25, 2008, 21:21:23 ös »
Temel in geçkince ama hiç evlenmemis kizi hakkin rahmetine kavusuyor ve

Temel Dursun a mezar tasi ismarlayarak tasin üstüne asagidakilerin

yazilmasini istiyor :

Bakire dogdu bir döne

Bakire yasadi çok sene

Bakire öldü fakire

Temel kizi Fadime

Dursun bunu çok uzun buluyor ve Temel e bu metnin mezar tasina sigmayacagini söylüyor.

Temel de o zaman kisalt diyor. Dursun da peki diyip asagidaki beyti yaziyor

mezar tasina:

Temel kizi Fadime,

Açilmadan iade..

49
Alıntı Konular / Spam mailde dünya ikincisiyiz
« : Aralık 25, 2008, 20:24:19 ös »
Türkiye, ABD'nin ardından ikinci sırada.

Cisco Systems tarafından yayınlan rapora göre, istenmeyen e-posta gönderen ülkeler sıralamasında Türkiye, ABD'nin ardından ikinci sırada.

Rapora göre dünya genelinde günlük 200 milyar istenmeyen e-posta(spam) gönderiliyor, bu rakam toplam gönderinin %90’ına yakın bir rakam. 2008 yılında güvenlik hassasiyetine bağlı saldırılar bir önceki yıla göre %11,5 oranında arttı.

Araştırmaya göre 2008’in en çok Spam gönderen ülkeleri ve küresel pastadan aldıkları paylar şu şekilde:
ABD %17.2
Türkiye %9.2
Rusya %8.0
Kanada %4.7
Brezilya %4.1
Hindistan %3.5
Polonya %3.4
Kore %3.3
Almanya %2.9
İngiltere %2.9
Tayland %2.8
İspanya %2.8
İtalya %2.4
Arjantin %2.1
Kolumbiya %2.1
Fransa %2.0
Diğerleri %26.7

50
Konu Dışı / En Çok Sevdiğiniz Kitaplar
« : Aralık 22, 2008, 20:30:01 ös »
Şuana kadar okuyup da gerçekten sevdiğiniz kitaplar nelerdir ve hatırlıyorsanız yazarları kimlerdir?


51
Edebiyat / Bir Şairin Sonu
« : Aralık 20, 2008, 19:48:59 ös »
Bir Şairin Sonu

Yazamıyorum!..
Tükendim.
Eskiden satırlarımı süsleyen
Zihnimde gezinen
Dizelerimde beliren
Kalemimde hayal olan sendin.
Öfkelendiğimde aklıma gelen ,
Sevindiğimde ,
Üzüldüğümde
Ya da bir kahkaha attığımda
Belki de satırlarımla baş başa kaldığımda ,
Aklıma gelen sendin.
Şiirlerimi besleyen ,
Bana ilham meleğimi gönderen,
Yüzümde gerçek gülümsemeye yer veren ,
Sendin.Sadece sen!..
Ama ne oldu birden?
Tıkandım.
Seni düşünüyorum yine ama ,
Düşüncelerimi satırlara dökemez oldum.
Sanki bir şey beni engelliyor.
Tutuyor kollarımı,
Aşkımı yazmayayım diye ,
Bu küçücük kağıtlara
Resmen bittim.Bu yazılarla avunurdum önceden
Bu yazılarla seni bir kez daha düşünür ,
Bir kez daha özler ,
Bir kez daha hayal ederdim.
Seni bir kez daha öperdim bu yazılarla , satırlarla
Belki bir kez daha koklardım
Sımsıkı sarılırdım , hiç bırakmadan
Bu yazılarla.
Ama n’oldu?
Resmen öldüm.
Çünkü ; bu yazılar olmayınca
Seni düşünemedim ,
Seni özleyemedim ,
Hayal kurup , sarılamadım sana,
Koklayamadım seni doya doya
Avunamadım satırlar olmayınca
Seni hatırlamayınca
Sen diye bir şey olmadı
Sen olmayınca hayat olmadı ,
Haya olmayınca ,
Ölüm ; kaçınılmaz kapımdı.



Berk ÇIKLAİPLİKÇİ

52
Karikatürler / Dikkat Köpek Var!
« : Aralık 17, 2008, 22:58:55 ös »

53
Alıntı Konular / Laf Esprileri
« : Aralık 12, 2008, 21:03:10 ös »
1-)Bir an gelmeyeceksin diye çok korktum, beni korku filmi için başrol oyuncusu seçtiler...


2-)İstanbul, Ankarayı satmış. Ondan sonra satanİST olmuş...

3-)-A) Uykum kaçtı... -B) Ne bilim, 5 ti heralde...

4-)-A) Arkadaşınızın parasını kim çaldı, söyleyin... -B) Hocam zil çaldı...

5-)2 kere 2 kaç? Dursanaaaaa, nereye kaçıyosun...

6-)-A) Dün televizyona çıktım... -B) Eeeeeee? -A) Televizyon kırıldı...

7-)-A) Hadi Ali, zil çaldı çıkalım artık... -B) Olmaz Zeynep, bence arkadaş kalalım...

8-)-Adamın birisi: Pardon bayım, yanınız boş mu acaba? -Adamın ikisi: Hayır Arçelik

9-)Burası leş gibi cacık kokuyo, üstüne yoğurt mu döktün...

10-)-A) Don't forget to call me -B) No, i will bacak you...

11-)Kola gaz yapar. Fanta da devriyaj...

12-)-A) Postahane nerde? -B) Bilmem, nerde?

13-)Seni görünce gözlerim dolar, kulaklarım mark!

14-)Anneee ben gidiyorum, sabaha dönerim, akşama iskender!

15-)Sana bi geyik yaparım, parmaklarını yersin.

54
Alıntı Konular / Formula 1 Türkiye Kuralları
« : Aralık 12, 2008, 20:41:18 ös »
Formula 1 Türkiye Kuralları


- Türk pilotlar araçlarının bagajlarında mangal bulunduramayacak.

- Otomobilde teyp ve anfi teşkilatı varsa söktürülecek, mini vantilatör, kafasını sallayan köpek ve
dikiz aynalarında boş CD bulunduran pilotlar yarışa alınmayacak.

- Araçların arkasında yazılı bulunan "Canısı, Var Ya, Deli Yürek, Bir Doyamadım Bir de Sabah
Uykusuna, Günahkar Sokakların Tövbekar Çocuğu Muhittin; O Şimdi Asker, Tertip İdris, Anan da
sollardı" gibi ibareler acilen çıkartılacak.

- Pitstop anında (tamir bakım amaçlı kısa mola) teknik ekipten, "Usta gelmişken bir karbüratöre
bakıver", ya da Diferansiyelden ses geliyor, alt takımlara el atıver" gibi taleplerde
bulunulmayacak.

- Ülkemize gelen hiçbir yabancı pilotun arabasına yaklaşıp, "Usta kaç yapıyo bu?", "Bizim
Almanya'daki kayınçoda bunun aynısından vardı", Bunların ikinci elleri kaça gidiyo hoca" gibi
sorular sorulmayacak.

- Start verildiği anda arkadan Daaaaat" diye kornayla uyarı yapılmayacak.

- Yarış sırasında yabancı pilotlarla çarpışmak suretiyle kaza yapan pilotlarımızın, "Trafik gelmeden
yerinden kıpırdatmam arabayı", ya da "Sana sanayiden tanıdık bi ustanın kartını vereyim, git ona
yaptır, faturayı ben hallederim" gibi yaklaşımlar göstermelerine kati surette izin verilmeyecek.

- Yabancı sigara reklamlarıyla birlikte, milli menfaatler uyarınca, sigara ve içkilerin yanı sıra
Vefa Bozacısı gibi reklamlar alınabilecek. Ancak, yarış sırasında kesinlikle çay sigara içilmeyecek.


- Cam silici çocuklar pistten uzak tutulacak.

- Yine startta bekleyen arabaların arasına, trafik tıkalı zanneden sucu, kağıt helvacı, simitçi gibi
seyyar satıcıların girerek sürücülere satış yapması engellenecek.

- Piste kati surette hız engelleyici tümsek konmayacak.

- Pistin çevresinde büyük veya küçük baş hayvanların, sürücülerle virajı aldığında karşı karşıya
gelmesine engel olunacak.

- Seyircilerin bir kaza anında piste fırlayıp, kazma, kürek ve levyelerle sürücüyü yaka paça
arabadan çıkarmalarına engel olunacak.

- Pitstoplarda duran otomobillere kapkaççıların yaklaşmasına izin verilmeyecek.

- Starttan önce otomobillerin başında bekleyen Pist Bebeklerine "Yavrum hepsi senin mi?", "Bebek
akşam boş musun?" gibi tacizlerde bulunanlar kesin diskalifiye edilecek.

- Otopark mafyasının, pistin etrafındaki 10 kilometre çapındaki alana girmesine kolluk kuvvetleri
engel olacak

55
Tanışma Alanı / Berk
« : Aralık 02, 2008, 21:38:59 ös »
Ben BerkLy.Forumda uzun zamandır bulunuyorum.Artık çoğunuz bana ismimle sesleniyorsunuz ;D

Aslında Tanışma Alanı'nda ne yazılır hiç bilmem.İşte 14 yaşlarında , yaklaşık 175 cm , yakışıklı , karizma , esprili , aşık(sanırım platonik , en sarhoş edeninden) birisiyim.

Daha ne diyebilirim ki :D Sorun söyliyeyim canlarım :-*


Ha bir de az kalsın unutuyordum.UpDelisi diye bir upload grubumuz var.Sitedeki üyelerden , ben(berk1995) , jesterone ve M3rT'in  bulunduğu bir grup.Sitenin ilk upload grubudur.

Merak edenler için(konuda veren araştırmacı kayalara teşekkürler) yazın çektiğim bir resmim.Bildiğin mal yani:


Bu arada ben de iki yaşımdan beri amcayım.Hatta şuan üç tane yeğenim var ;D Onlardan en küçüğü ve en şirini , henüz 2 yaşında olmalı.Yerim ben onu :-*



Sorular kabul edilir.Kazık olmasın.

56
Alıntı Konular / Öss'nin 2030'daki İlk 16 Sorusu
« : Kasım 30, 2008, 12:20:04 ös »
1) Levent ile Nejat'ın yasları toplamı Husnu'nun yaşına eşittir.Bahrinin yaşı ise gizlidir.Hepsinin
yaşları toplam 670 yaptığına göre Ferhat'ın bir kaplumbağa olduğu açıktır.Kaplumbağalarda sindirim
sisteminin zaman zaman sağa çekmesine ne denir?

A: Mutasyon
B: Soğuk difüzyon
C: İlik difüzyon
D: Deli DNA
E: Hektometre


2) Bir uzay gemisindeki astronotların %20'si alıngan , %20'ı neşeli,%10'u uykucu,geri kalanlar ise
maymundur. O uzay gemisinin dünya çevresinde s.d.h (son derece hızlı ) dönmesi nasıl bir açının
yansımasına yol açar?

A: 15
B: 170 desigrad
C: 42 indikator
D: 70 hekto
E: Hepsi

3) İç bükey bir aynaya dik gelen bakışların özgül ağırlığı öyle böyle değildir. A cismi aynanın
arkasında görüntü vermemekte, üstelik bundan şikayet etmektedir. Görünen görgüsüz görüntüsü aynanın
neresine düşer?

A: Tam göbeğine
B: Tam olmasada göbeğine
C: Aynanın kenarına
D: Aynanın köşesine iliştirilmiş kartpostalın üstüne
E: Bilinmez


4) Bir cezveye iki musluktan su akmaktadır. Oysa bir musluktan akan su, cezvenin dolması için
yeterlidir. Bu açıktır , nettir. Tartışan manyaktır.Cezvenin sapı kaç gr ağırlığında olsa gerek?

A: 40 gr
B: 8 hekto
C: 143 milogram
D: 44 kgb
E: Hepsinden biraz


5) Anamurdan yola çıkan bir forklift saatte 40 kilometre hızla gitmektedir. Araç geri geri
gittiğinde hız azalmaktadır. Öte yandan Üsküp'den havalanan bir helikopter incek yer aramaktadır.
Ankara plakalı bir takside ise başkent karizmasını bitiren Ankaralı Turgut çalmaktadır. Bu üç aracın
Fındıklı'da kesişme olasalığı nedir?

A: %5
B: %0
C: hekto
D: Binde kırk
E: Bilinmiyor

6) 37 kişilik bir sınıfta kız öğrencilerden bir kısmı Fransızca bir kısmı İspanyolca bir kısmı ise
hem Almanca hemde Türkçe konuşmaktadır. Kalanlar ise kendi aralarında konuşup gülüşmektedir. O
sınıftaki erkek öğrencilerin tamamı bütün dilleri konuşabilmektedir. Okulun bir kız lisesi olduğu
varsayılırsa, hem Hintçe düşünüp Farsca yazabilmekte, hem de okulu bırakıp hayvan maması işine
girebilme yetkisine sahip kaç öğrenci vardır ve coğrafyacının adı nedir?

A: 18 Nebahat
B: 13 Güzin
C: 19 Kamil
D: 10 Heidi
E: 60 Şaziye


7) İnsan vücudunda yer alan kıkırdak doku, iskeletle uyum içinde geçinmek için zaman zaman sol
kulakcık üzerinden alyuvar pompalar. Mide boşluğunda ise bir kısım ara kablolar vardırki, bunlara
bağısak denir. Bazi biyologlar ise bağırmasak diye diretir.Buna göre insan vucudunda hangi kemik
masa kenarına çarparsa çok acır?

A: Köprücük
B: Tupgecitcik
C: Kedicik
D: Hektocuk
E: Hiçbiri


8-Cool Bir kahvede okey oynayanların sayısı hipotez yapan pişpirikcilere oranla bayağı fazladır.
Bunların bir Futbol maçı yapma oranı ile Türkiyenin Avrupa birliğine girme oranı arasında 2000 km
fark vardır. Buna göre kahvede kaç kişi vardır?

A: 15
B: 0
C: bilinmez
D: İnsan kemik sayısını 36/7 'si
E: Hepsi

9) Bir denizaltının üç kardeşi vardır. En küçük denizaltı 9 yaşında ortanca 18, büyük olan ise 42
yaşındadır. Babayı bir savaşta yemişlerdir. Bu öksüz denizaltının annesi ise kafasını kayaya vurup
aptal olmuştur. Buna göre küçük denizaltının altını kim bağlamak zorundadır?

A: Reha Muhtar
B: Ortanca kardeş
C: Bill Gates
D: ÖSYM
E: Hiçbiri


10) Ayşe ile Hasan birbirlerine fazla benzemeselerde kardeşdirler. Bu kardeşlerden biri ben sağa
gidecem der diğeri sola gidecem der. Yani bu kadar birbirlerine zıttırlar. Hasan yaşça Ayşeden daha
büyüktür buna karşılık Ayşe Hasan'a göre daha olgundur. Yukarıdaki bilgileri göz önünde tutarak Ayşe
ile Hasan'ın başka kardeşleri olma olasılığını hesaplayınız.

A) 10/1
B) Olsa olsa 88/71 dir.
C) Yok canım olur mu öyle şey. Taş çatlasa 11/1 olur.
D) Hiçbiri
E) Hepsi


11 - Bir genç kiza günde ortalama 27 kisi evlenme teklif etmektedir.
Bunların bir kısmının zaten evli olduğu düşünülürse, amaçlarının
gönül eğlendirmek olduğu açıktır. Normal şartlarda bir gönlün
eğlenmesi 48 saat sürdüğüne göre kızın abisinin günde ortalama 10
adam dövmesiyle bir yil sonunda kaç bekar adam dayak yememiş olur?


a. 42 adam
b. 570 adam
c. birkaç iyi adam
d. sadece, dünyayi kurtaran adam
e. hepsi


12- Asağıdakilerden hangisinin ne alakası var


a) sen telafisi olmayan en büyük hatam benim
b) sen terapisi olmayan en büyük hastam benim
c) sen teravisi olmayan en büyük hacım benim
d) hiçbiri
e) herbiri


13) 40 bilinmeyenli bir denklemin, kaç bilinmeyenini bulan bir öğrenci, pozitif bilim ilkelerine göre başarılı sayılır?

A) 4 (%10 yeter prensibi)
B) 20 (fifty-fifty kuralı)
C) 21 (black jack teorisi)
D) 40 (ya hep ya hiç ilkesi)
E) Bu kadar çok bilinmeyenin olduğu bir denklemde, bilinenlerden de kuşku duymak, onları DA sorgulamak lazım gelir


14- Bir dik dörtgenin kısa kenarı 4 katına çıkarılır, uzun kenarı yarısına indirilir ve diğer uzun kenarı DA tamamen yok edilirse, Alan nasıl değişir ve ortaya çıkan yeni şekle NE denir?

A) Alan aynı kalır, şekle eciş denir!
B) Alan yok olur, şekle biz kendi aramızda Muhittin deriz!
C) Alan 7 katına çıkar, şekil bücüş ismine kavuşur!
D) Alan üçte biri olur, şekile herhangi bir isim verilmez!
E) Alan memnun, Satan memnun!


15- Ahmet bir işi 9 günde bitiriyor. Mehmet ise ayni işi 43 günde
bitiriyor o da yarım yamalak, tam bitmiş de sayılamaz yani. Mehmet
kadar sorumsuz, lakayt adam olamaz. Haa, eğlence olsun, Mehmet hemen
devreye girer. Ama iş deyince kaçar. Bu durumda Ahmet'le Mehmet beraber
çalışırlarsa, o işin akıbeti ne olur?

a) Ahmet, Mehmet'i daha ilk gün kalasla döver!
b) Ahmet işi bırakır, yük gemisine kalfa olarak binip Nikaragua'ya gider!
c) Mehmet hepimizi şaşırtıp işi 5 saatte bitirir! (Asla olmaz böyle bi şey
abi!)
d) Mehmet, Ahmet'i de kendine benzetir, o ise yıllar yılı bitmez!
e) Hep biri


16- Modern matematiğin en önemli özelliği aşağıdakilerden hangisidir?

a) Modern matematikte işlemler, hesap makinasıyla yapılır!
b) Modern matematikte bilinmeyenli denklem yoktur, her şey şeffaftır!
c) Modern matematik diye bir şey yoktur, doğrusu postmodern matematik
olmalıdır!
d) Modern matematikte, doğal sayılar evlerinde, kilimlerin üzerinde
ayakkabılarıyla gezerler!
e) Modern matematikte, bir rakama ortam içinde kare kökünü sormak,
ayıplana gelen bir tutumdur!

57
Edebiyat / Şiire Tutunmak
« : Kasım 28, 2008, 13:26:00 ös »
ŞİİRE TUTUNMAK

Yok başka hiçbir umarın
En granit kayanın en ortasında
Balta girmemiş karanlıklarında kıpırtısız
Ya ölmektir kurtuluşun
Yada şiir tutunmak

O en gergin tele şöyle bir dokun
Son tınıyla tel kopsun
Ayak sesleri duyulsun ölümün
Her yanın her yönün çıkmaz
Nereye baksan yok
Hiç bile herşey sayılır o bulunduğun yerde
Kurtarırsa kurtarır ancak
Yine şiire tutunmak
.


      Aziz NESİN


58
Edebiyat / Güneşi Yakanların Selâmı
« : Kasım 28, 2008, 13:24:05 ös »
GÜNEŞİ YAKANLARIN SELÂMI


Bir zevk duyulmaz oldu, buranın rüzgârlarından
Hayat soldu bir günün enginlerinde yine.
Selâm! Sonsuzların yorgun gönüllerine
Selâm: Güneşi içeren çocukların diyarından!...

Bir ateş yakalım ki geçmesin hatta bir an
Ve sussun kurtlar, kuşlar bir gök gürültüsüyle;
Bir ateş yakalım ki, tutuşsun gökler bile
Ve Güneş içilsin o gün, kızıl çanaklardan!...

Varsın eskisin sesim kaybetsin ahengini
Geceler kıskanmasın aydınlığa süsünü.
Donatsın sonsuzluklar gibi gurubun rengini
Söylesin ve uzaklar baharın türküsünü...

Neler, neler beklenmez nihayetsiz bir yerden
Güneşi içelim mor şafaklar gecesinden.
Selâm! Sonsuzluklara, hasretli gönüllerden,
Selâm, güneşi, göğü yakanlar bahçesinde!...

                              güneşi yakanların selamı



İlhan BERK

59
Edebiyat / Otuz Beş Yaş Şiiri
« : Kasım 28, 2008, 13:22:12 ös »

Yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allahım bu çizgili yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim.
Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
Bu güler yüzlü adam ben değilim;
Yalandır kaygısız olduğum yalan.

Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız,
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikçe artıyor yalnızlığımız.

Gökyüzünün başka rengi de varmış!
Geç farkettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim.
Ne dönüp duruyor havada kuşlar?
Nerden çıktı bu cenaze? ölen kim?
Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar?

Neylersin ölüm herkesin başında.
Uyudun uyanamadın olacak.
Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak,
Taht misali o musalla taşında.


Cahit Sıtkı TARANCI

60
Alıntı Konular / BMW'den Audi'ye cevap
« : Kasım 25, 2008, 13:08:33 ös »


Son haberlere göre BMW yeni çevreci süper otomobilini 2012’de pazara sunmaya hazırlanıyor.AUDİ R8’in başarılı çıkışı ve ardından gelen Mercedes SLC, Bavyeralı üreticinin yeni süper otomobili için devam eden projeyi de hızlandırdı.

En üst düzey teknoloji ve çevreci materyallerden oluşan gövde tasarımı ile dikkat çekmesi beklenen b,ortadan motorlu olarak tasarlanmış. Bavyeralı üreticinin 3.0 litrelik motoru üzerinde çalışılarak geliştirilen söz konusu güç ünitesi BMW’nin M serisi modellerindeki 8 ve 10 silindirli motorların yerini alacak.

“Aracın çevreci olması ne anlama geliyor?” diye soracak olursanız vereceğimiz cevap biraz teferruatlı olacak. Öncelikle daha düşük yakıt tüketimi ve dolayısıyla bunu destekleyecek teknolojiler M1’de görev yapacak. Direkt enjeksiyon, frenleme esnasında oluşan enerjinin “Akıllı Akü” ve farklı batarya sistemi sayesinde depolanmasına sağlayan “Brake Regeneration” sistemi ve tabii ki stop / start sistemi bu süper otomobilde yer alacak. Alınan duyumlara göre M1, aynen yeni 5 serisi gibi düşük yakıt tüketimi ve C02 salınımına sahip olacak.

Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 ... 12