Benden beklenmeyecek bir şiir oldu sanırım.Ama bu kez istediğim de buydu...
Hisarlık Tepede Bir Ruh
Hisarlık tepede bir ruh ,
Dua ediyor elleri açık ,
Uğruna ruh olduğu ,
Bedenini yeniden toprak ettiği ,
Sevdiği vatanına dua ediyor.
Kırkbir metreden bakıyor denize ,
Düşmekten korkmuyor ,
Ruh çünkü , uçabiliyor ve yüzebiliyor.
Bedenine bakıyor kırkbir metreden ,
Görmeye çalışıyor toprağın içini.
Bir şarkı söylüyor bayrağın altında ,
Dört ayağın arasında mırıldanıyor.
Bir başkası eşlik ediyor ona , ve yine bir başkası...
Derken toplanıyor iki yüz elli üç bin ruh ,
Vuruldukları yerde hissediyorlar şarkıyı.
Gülüyor ruhlar , seviyorlar mezarlarını.
Hatırlanmaktan mutlu onlar , ruhlar.
Ruh demeye bile gönül elvermiyor.
Bedenlerini hergün sokaklarda görüyor gözler.
Gülümsüyorlar ruhlara hep çifter çifter.
Duası durmuyor ruhun , ama şarkı bitiyor.
Diğerleri de susuyorlar , elleri hala açık.
Gülümsüyorlar hala , gözleriyle ve dişleriyle.
Baştan başlıyorlar o güzel şarkılarına ,
Gururla söylüyorlar ve hala dua ediyorlar.
Hisarlık tepede çeyrek milyon ruh ,
Dua ediyorlar tam yarım milyon elle ,
Uğruna ruh oldukları topraklarına ,
Çok sevip ayrılmadıkları ,
Artık hep toprağını kokladıkları vatanlarına.
Dinmiyor dualar , kırkbir metrede dinmiyor.
Kırkbir metrede kırkbin kez ediliyor dua.
Ve tekrar kırkbin kez...Tekrar...Tekrar...
İki işi bir arada bile yapıyor ruhlar ,
Derinden şarkılar yükseliyor , içten şarkılar...
Ruhlara dualar dinmiyor
Bedenlerine de dua ediliyor ruhların.
Hisarlık Tepeli ruhların yeri başka dualarda ,
Hep onlarla , ruhlarla Rabb’e açık eller ,
Ve sessiz kımıldayan dudaklar.
Berk ÇIKLAİPLİKÇİ